Tatlı, pudralı polenlerle çevrili bir hava balonuna benziyor. Alt notalarda iris kökünün mineralli dokusu hissediliyor. Armut ve menekşe yaprağı da hafif yeşil bir ferahlık katıyor, sanki ipeksi bir şampanya köpüğü gibi.
Love Mimosa bana, rüzgarlı bir haziran öğleden sonrasında güneşte ısınan çayır çiçekleri, biçilmiş çimler ve toprak kokusunu anımsatıyor.
Parlak ve yoğun bir koku ama aynı zamanda havadar ve ağırlıksız hissettiriyor. Gücünü yoğunluktan değil, yaydığı enerjik ve ferahlatıcı atmosferden alıyor.
Muhteşem bir mimoza kokusu. Bu nota için kesinlikle vazgeçilmez bir seçim. Adeta gökyüzünün altında uçuşan sarı mimoza polenleri gibi. Keşke üretimi durdurulmasaydı.
Gerçekten çok beğendim. Tenimde kremsi bir mimoza kokusu gibi duruyor. Parlak, neşeli bir havası var. Ancak oldukça yoğun bir parfüm, bu yüzden doğrudan sıkmak yerine havaya sıkıp içinden geçme yöntemini öneririm.
Bu fiyata kesinlikle değmez.
Çiçek açan mimozaların kremamsı kokusu, biraz armut sorbesi, vanilyalı dondurma ve hafif menekşe dokunuşlarıyla birleşiyor. İlk formülasyonu olağanüstüydü, eski şişesi adeta bir sarı rüya gibiydi. Ne yazık ki artık üretilmiyor ve oldukça nadir bulunuyor.
Amouage’un çiçeksi kokular konusundaki başarısını kimse yeterince dile getirmiyor. Bu parfüm inanılmaz doğal ve taze bir his veriyor. Mimoza severler için mükemmel bir seçim ama fiyatı yüzünden cüzdanım yakında boş kalacak gibi görünüyor.
Mimozalar bana her zaman yalnızlığı çağrıştırmıştır. Bir arada açsalar da, hafif ve izole bir kokuya sahipler. Love Mimosa da bu hissi yansıtıyor. Yarı sıcak, yarı mesafeli, tam olarak açılmayan bir koku. Hem şiirsel hem de güzel ama benim kullanacağım bir parfüm değil.
Açılışı parlak ve havadar, hafif turunçgil dokunuşlarıyla ferah bir his veriyor. Çok ince bir armut notası var ama hızla kayboluyor. Arkasında hafif, sanki boşluğa karışan bir nefes gibi bir his bırakıyor. Mimoza kendini belli ediyor, tüy gibi hafif ve zarif bir çiçek dokunuşu sunuyor. Ne yoğun ne de kalın bir yapı var, sadece belli belirsiz bir kremamsılık hissediliyor. İçinde yeşil notalar var ama taze kesilmiş bitkilerden çok, tomurcukların açılmayı bekleyen özünü anımsatıyor.
Heliotrop çiçeği, mimozanın fazla sıcak ya da davetkar olmasını engelliyor. Havada süzülen, bir türlü tene tam oturmayan bir koku hissi yaratıyor. Ne tam anlamıyla samimi ne de tamamen kaybolmuş gibi.
Güneşin altında durup hiçbir şey hissetmemek gibi bir koku. İşte Love Mimosa.
Yoğun pudralı, sarı çiçekler... Sanki bir çiçek yaprağı eski bir pudra kutusuna ezilmiş gibi bir his veriyor.