Cesur, şık ve olgun bir koku. Amouage’un diğer parfümleri gibi kendini belli ediyor. Orta üstü yayılım ve 10 saatlik kalıcılıkla tam bir masterpiece.
Başlangıçta kompleks bir yapı var: alkol, kimyon, hafif hayvansı deri, mür, duman ve tarçının tatlı dokunuşu... Amouage’un tütsülü karakterini sonuna kadar taşıyor, Interlude Man’in dumanlı havasını da anımsatıyor.
Gerçek kimyonu tanıyanlar, buradaki kimyonun sadece bir tamamlayıcı olduğunu fark eder. Açılışta biraz hissediliyor, ama 15 dakikada yumuşayıp diğer notalarla dengeleniyor.
2019’da çıkmış, ama ben ancak 2025’te deneyebildim. Kimyon yüzünden ter gibi kokar diye çekinmiştim yorumlardan dolayı, ama denediğimde hiç öyle olmadığını gördüm.
Tek kelimeyle: Mükemmel.
İki kelimeyle: Muazzam.
Üç kelimeyle: Harika bir parfüm.
Zengin, alkollü ve baharatlı parfümleri sevenler için ideal.
Kuruyunca ferah ve aromatik notalarla sıcak, baharatlı bir dokunuş birleşiyor. Kompleks ve erkeksi bir koku. Kalıcılığı ve yayılımı da çok güçlü.
İlk anda açılışı çok farklı vuruyor. Kimyon başta epey baskın, hatta biraz rahatsız edici gelebilir. Ama sonra tatlı ve dumanlı bir havaya hızlıca dönüyor.
Açılıştaki keskin greyfurt, kimyon ve alkolle birleşip adeta bir ustalık eseri sunuyor. Koleksiyonluk bir parfüm, ama kör alışa uygun değil. Bazıları için fazla iddialı olabilir.
Bu parfümü hakkıyla yorumlayabilecek biri miyim bilmiyorum, ama şunu söyleyebilirim: Kendi dünyasını yaratıyor. Hiçbir şeye benzemiyor, gerçekten olağanüstü.
Konsept müthiş, ama baharatlar biraz fazla baskın. Potansiyeli var, ama iltifat toplayacak bir koku değil. Ben es geçiyorum.
Eşsiz, erkeksi, lezzetli ve görkemli. 10/10
Üstelik bu parfüm, ünlü bir parfümörün Amouage için yaptığı son iş. "Overture" ismi de çok anlamlı; sanatçının kariyerinin finali gibi, koleksiyonun ruhunu tatlı ama karmaşık bir kapanışla özetliyor.
İçtiğim en güzel kokteyllerden birine benziyor.
Tatlılık var ama narenciyenin keskinliği ve dumanlı deri bu tatlılığı dengeliyor. Her şey tam kıvamında.
Şişesi bile kokunun ruhunu anlatıyor. Buzlu cam tasarımı, yumuşak, sisli ve yuvarlak yapısını yansıtıyor. Sanki eski ahşap zeminler, kırmızı halılar ve Rönesans tablolarıyla dolu bir barda dolaşıyormuşsun gibi. Etrafında baharat, puro dumanı ve likör buharı var.
Greyfurt ve alkol notaları büyüleyici. Narenciye çok hoş bir şekilde kendini gösteriyor.
Amouage parfümlerinin hepsinde o tanıdık tütsü karakteri var, bu da onları hemen fark edilir kılıyor. Overture’ü aldığım gün birkaç greyfurt bazlı parfüm daha denedim, ama hep bu dumanlı sıcaklığa geri döndüm.
Sadece özel günler için bence.
Performans: 10/10 Koku: 10/10
Bileğime sıkıp gelişimini izledim. İkinci güne kadar kalıcılığını test ettim ve daha kokusu bitmeden dayanamayıp aldım.
Kelimelere dökmek zor, ama tam bir başyapıt. Herkese hitap etmeyen, seçici bir koku. Siz onu değil, o sizi seçiyor.
Kehribar seven biri olarak daha önce birçok kehribar parfümü denedim, ama bu bambaşka. Hafif tuzlu ve tatlı, fermente bir kehribar havası var.
Dumanlı kehribar greyfurtla sarmaş dolaş, ama bu uyumu tarif etmek zor. Tütsü ise inanılmaz etkileyici. Sanki parfüm, içten dışa yayılan tütsü katmanlarıyla çevrili gibi.
Kültürel olarak alkollü içeceklere uzak biriyim, o yüzden bu parfümü ilk kokladığımda fermente meyve suyu gibi geldi. Sonra asidik tonlarla birlikte adeta bir ziyafete dönüştü.
Amouage’la tanıştığım ilk koku bu oldu, ama öncesinde markadan beş farklı parfüm denemiştim.
Yine şahane bir iş çıkarmışlar.
Daha önce pek çok Amouage kokusu denedim ve hepsine bayılmıştım, o yüzden bunu da seveceğimden emindim. Kimyon ya da ter gibi bir koku aldığına dair yorumlar okumuştum ama bende öyle bir his bırakmadı. Tertemiz bir greyfurtla Interlude havasını buldum, çok hoş.
Bu parfümü denemeden, direkt tam şişe aldım. Birçok kişi Interlude Man’e benzediğini söylüyordu, hakikaten de öyle. Eğer Interlude Man’i seviyorsanız, bu sizi asla üzmez.
Opus 4’ün açılışına çok benziyor, orta notalarda ise Interlude Man havası taşıyor ama o yanık duman ve kekik olmadan. Hafif Journey Man esintileri de yok değil.